28 Mart 2010 Pazar

çok yaratıcı!

iki boyutlu ortamları üç boyutlulaştırma çabasının tersine insan vücudu ve eşyaları tuvalin parçası haline getirmeyi düşünmüş ve yapmış ALEXA MEADE.
eşimin ilgisini çekmiş; iki gündür anlatıyo.ben de önyargıyla klasik vücut boyama eylemlerinden bahsediyor sanıyorum.meğer öyle değilmiş..nedense böyle yaratıcı işleri gördüğümde sanki tam benim aklıma gelicekti bi başkası yaptı hissine kapılıyorum.hiç yaratıcı değilim!  neden benim aklıma gelmedi?? :(

ne giydim postu yaptım:)

Hiç içimden gelmiyordu blog açtığımdan beri ama, canıımm kardeşim Matissera kanıma girdi.Telefonla da olsa hevesimizi aldık.Daha güzel fotoğraflarla nice ne giydim postları dileyin bana:)
kazak/:adil ışık
etek:annemin eskilerinden, vintage
ayakkabı: ataköy
yüzük: matisseramın hediyesi :)

26 Mart 2010 Cuma

ne dinliyorum?

Bu günlerde arabada bu iki cd dönüyor.. FD yi geçen hafta sonu aldım, norah jones'u iki aydır bırakamıyorum..

16 Mart 2010 Salı

oğlumun dedesine doğum günü hediyesi

Dedesinin doğum gününde oğlum ona elleriyle yaptığı bir hediye vermek istedi.Ben de fotoğraf albümünü önerdim.dede ve torunun birlikte çekilmiş fotoğraflarından oluşan, "dedem ve ben" başlığını taşıyan ama aslında benim yaptığım bir albüm oldu.Yapmaya karar verdiğimizde akşam olduğu için evdeki malzemelerle yaratıcı bir çözüm bulmam gerekiyordu..














 

14 Mart 2010 Pazar

hediye yağmuru, şu blog dünyası

Bir hediye çekilişi daha.. bu sefer katılalım bakalım...ne kadar şanslı olduğum pek merak konusu değildir benim için.Bu sefer denemek istedim nedense.hediyeler aşağıda,ayrıntılı bilgi ise  burada..iyi şanslar :)


12 Mart 2010 Cuma

TURHAN SELÇUK...

Sade çizgilere derin anlamlar katabilmenin ustasına saygıyla...

10 Mart 2010 Çarşamba

yaratıcı blogger ödülleri

               Kızkardeşim sanırım bana torpil geçmiş ve yaratıcı blogger ödülü vermiş; bana? evet bana.henüz doğru dürüst post giremiyorum başka blogları izlemekten ama olsun bu ödüle layık olacağım!, evet olacağım.
 şimdi, kural 1: yaratıcı blogger logosunu yayınlayın! peki.. :)
kural 2:7 yaratıcı blogger ödüllendirin;

kural3:kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın;
             1-hayal kurmayı çok ama çok severim.Kendimi bildim bileli kalabalık bir sohbet ortamında bile kendimi hayal kurup,düşünürken yakalarım.Bu yüzden sohbete katılamayabilirim ve beni iyi tanımayanlar sessiz olduğum fikrine kapılırlar.

             2-Evet 5,5 yaşında bir oğlum var ve 33 yaşındayım.Ama haala küçük bir çocuk gibi hissediyorum.20-25 yaşından itibaren  eviniçekipçevirenevininkadını!  ve  amanallahımmükemmelanne!  kıvamında olan veya bunu amaç edinenleri anlayamıyorum.(eleştiri değil; sadece anlayamama...)


             3-İyi yemek yaptığımı ve bu konuda yaratıcı olduğumu düşünmeme rağmen kızkardeşim matisserawonderland, yaptığım tüm kurabiyelerin ne yaparsam yapayım kalamiticeyn kurabiyeleri gibi olduğunu söyleyerek beni öfkelendirir.

4-Avrupa rally şampiyonu olabilecek kadar iyi araba kullanırım! (kocam ve rallyci arkadaşları söylüyo, ben o kadar tevazudan uzak kişilikte değilim:))Hayallerimden biri de bu.Yeteri kadar param olduğunda katılıcam kaç yaşında olursam olayım :(



5-Başladığım işi sürdürebilme yeteneği yok bende :(

6-Müzik hayatımın bir parçası ya da daha doğrusu hayatımın fonunda var hep.Hep ama hep.Ve bir sır:(bunu yapanları merak ederim her zaman konuşmak isterim üzerine)sevdiğim şarkıları dinlerken klip çekerim, film tadında..

7-Resim de hayatımın bir parçası ve hala bir kişisel sergim olmadığı için hayıflanır dururum.(mükemmelliyetçilik! gırrrrrr...)

4 Mart 2010 Perşembe

Bir utanç!




Bu yazıyı kız kardeşim blogunda yayınladı, konuyla ilgli yeni cümleler kurmaya bile kalkışmak istemediğim için aynen iletiyorum.


Fotoğraftaki sevgili babam,
Grafiker, illüstratör,ressam,çizer...o benim canım babam. Ayaklı googleım.
Kendini bildi bileli sanatla, çizmekle, yaratmakla uğraşıyor, daha ilkokul ve ortaokuldayken yaptığı çizgi romanlarını hala zevkle okuyorum.
İşte bu adam yıllardır kendi mesleğini icra ediyor. O zamanlarda ve koşullarda bir akademiye gidememiş, çok istemiş ama şartlar bunu gerektirmiş. Ama bana sorarsanız ve onu tanıyanlara, güzel sanatlar okumuş bir kişinin onun gibi olması için 10 fırın ekmek yemesi lazım.
yıllardır çocuk kitapları resimliyor. Ve bu kitaplar okullarda okutuluyor.
Ama bilin bakalım bu yıl ne oldu? Milli eğitim Bakanlığı'nın yeni çıkardığı bir kanuna göre 4 yıllık Güzel Sanatlar eğitimi görmemiş olan kişilerin isimleri kitaplarda yeralmayacakmış, o yüzden babamda benden rica etti. Şimdi onun yerine benim adımı yazacaklar..Nasıl yani? Nasıl bir zihniyet bu? Nasıl bir geri kafalılık? Yıllarca emek vermiş, gurur duyulması gereken bu yetenek timsali insana yapılana bakın! büyük bir utanç! Başka birşey diyemiyorum.